"Strikeforce: Werdum vs. Overeem" ile yine heyecan dolu, yine bomba gibi bir MMA gecesi izledik. Strikeforce kesinlikle bu yılın en iyi MMA organizasyonu seçilmeli (hani o sene sonundaki yalan dolan ödül geceleri var ya). 2011'in başından beri Strikeforce event'lerindeki heycan başka hiçbiryerde yok! Ve bu 2011'in büyük ihtimalle Strikeforce'un son senesi olduğunu hepmizin biliyor olması da oldukça manidar bir durum arz ediyor...
"Strikeforce: Werdum vs. Overeem"de gecenin ilk dikkat çeken detayı bence boş koltuklardı. Geceye katılımın oldukça düşük olduğu gözlerden kaçmıyordu. MMA Junkie'deki rakamlara göre salonda 7639 biletli izleyici varmış. Aynı mekanda UFC'nin 2009 yılında düzenlediği Belfort vs. Franklin gecesinde ise 17428! Zuffa'nın bir an önce Strikeforce etiketini yırtıp atıp, UFC etiketini bu eventlere yapıştırmak için can atıyor olması lazım değil mi? Ama CBS kanalı ile olan anlaşma (ve anlaşmazlıklardan) dolayı herhalde bu sene daha böyle devam edecek. Strikeforce da, şirketi ZUFFA'ya satmış olmasa bu eventleri kesinlikle daha şevkle pazarlardı diye düşünmeden edemiyorum.
Barnett vs. Rogers
Maçlara gelince; Gecenin adamı tartışmasız Josh Barnett'ti. Akıllardaki soru, uzun süredir (çok uzun süredir) ciddi bir MMA maçına çıkmamış olan Joshmetal'in, acaba "ring pası"nı üzerinden atıp atamayacağıydı. Gecenin sonunda Barnett, daha o kadar yaşlanmadığını, ve bu kafese giren herkese hala meydan okuyabileceğini ispatlamış oldu! Öte yandan yine yenilen Brett Rogers'ın da utanacak birşeyi olduğunu düşünmüyorum. Daha nerdeyse tecrübesiz diyebilceğimiz bir safhada, belki de MMA'in en iyi 3 ağırsikletiyle dövüşüp yenildi. Şu anda dünyada üst üste 3 yenilgi alan en korkunç adam Rogers olabilir. Şimdi Rogers için Chad Riggs eşleşmesi kulağa iyi geliyor.
Overeem vs. Werdum
Alistair Overeem vs. Fabricio Werdum maçı bence inanılmaz heycanlı ve enteresan iki raunddan sonra, iki dövüşçünün de yorulmasıyla sıkıcı bir üçüncü raundla sona erdi. İlk raundda koltuğumdan tekrar tekrar fırlayıp maçı ayakta izledim. Son raund biraz sinerjiyi düşürmüş olsa da, jüride Cecil Peoples denen köpeğin olması gecenin esas ayıbıydı. Jürinin kararına çok birşey diyemeyeceğim çünkü ben de benzer bir karar verebilirdim. Bu maç 5 raund olsa enteresan şeyler olabilirdi. Esas olay Werdum'un etkili olmamasına rağmen Overeem'den çok daha fazla isabetli vuruşta bulunması, ve Overeem'in yer oyununa girmek istememesiydi. Maçı önce heycanlı, sonra sıkıcı yapan buydu. Dövüşmekten kaçan kimdi? Werdum'un tekrar tekrar yere düşmesi knockdown sayılıyor muydu? Falan filan.. Bunun üzerinden uzun uzun konuşup fikir teatisinde bulunmak mümkün. Tabi bir de Werdum'un Overeem'in bacağını yakalaması ve belki de zil çalmasa submit edebileceği faktörü var.
Werdum vs. Overeem maçının esas galibi bence Josh Barnett oldu. Dün geceyi izledikten sonra, ne kadar ring pası olursa olsun Barnett'in bu iki dövüşçüyü de rahatlıkla yenebileceğini düşünüyorum. İkisinin de panzehiri Barnett'te var çünkü. O yüzden diyorum ki finalde Barnett vs. Overeem olursa çok az bir farkla favorim Barnett olur. Ama tabi daha Bigfoot Silva vs. Overeem maçı var! Bence bu geceden sonra, o maçta da birçoğunun favorisi Overeem değil, Bigfoot olacaktır. Ancak unutmamak lazım ki orda Overeem daha farklı bir strateji izleyip daha rahat vuruş yapacaktır.
Falan filan olaylar uzayıp gidiyor.. Zaten bu turnuvada herkes birbirini daha önce yenmiş, herkes de daha sonra intikamını alabilir gibi bir durum var. Kazanan illa "en iyi" demek olmayacaktır. Yani Dos Santos ve Cain Velasquez'in korkması gereken birden fazla adam geliyo seneye UFC'ye!
KJ Noons vs. George Masvidal
Gecenin maçı tartışmasız KJ Noons vs. George Masvidal maçıydı! Of of of of.. işte böyle bir savaş izlediğin zaman MMA'i gerçekten tecrübe etmiş oluyorsun bence! İki gerçek gladyatör! Masvidal'ın tekniği çok üstün! İzlemesi inanılmaz keyifli. Kimbo Slice gibi sokak dövüşünden gelmiş olan Masvidal, halihazırda tıklım tıklım olan hafifsiklet ilk10'una girmeye aday! KJ Noons ise o kadar fena darbeler alıp yine de ayakta kalıp, hatta maçı nerdeyse başabaş götürmesiyle nefesleri kesti! Nick Diaz'ı şansa yenmediğini yine kanıtladı. Kesinlikle çok saygı duyulması gereken bir dövüşçü! Yalnız biraz fazla eğilip kafasını darbelere açık bırakıyordu - ki zaten Masvidal affetmedi. Tam bir
Kansporuydu!
Diğer maçlarda ise Valentijn Overeem'in kendini rezil edip asla bir savaşçı ruhuna sahip olmadığını kanıtlamasıyla birlikte Chad Riggs'in çıkışını sürdürdürüğünü gördük. Ardından yenilgisiz Cormier'in Jeff Monson'u rezil etmesini izledik. Belki bu Cormier de MMA'in en iyi ağırsikletleri arasında kendine Roy Nelson-vari bir yer edinebilir ilerde. Boş adam değil.
Maçlar dışında bir de Strikeforce'un sunucularına ve ring kızlarına değinmeden geçemeyeceğim. Strikeforce'un ring kızları, UFC'nin ring kızlarına 5 basar bence! Birisinin Dana White'ın o kel kafasına şaplağı patlatıp bu kızları transfer etmesini söylemesi lazım. Sıkıcı Arianni Celeste yerine dünkü Strikeforce kızlarını 40 defa tercih ederim.
Kel kafa demişken Mauro Ranallo yeni kel kafası, gri ceketi ve yumurta gibi beyaz ten rengi ile göz alıcı iğrenç bir tarz yakalamıştı. Bu adam PRIDE'dan sonra ne oldu bilmiyorum ama değişti. Eski karizması yok. Çok seviyordum ama şimdi salak bir adam oldu sanki. Tam adını koyamıyorum... Hele bir de o Gus Johnson yok mu! O ünlü "sometimes these things happen in MMA" sözünün sahibi Gus Johnson, MMA alemindeki en antipatik sunucu olmaya devam ediyor. 1990'ların Sabri Ugan'ını andıran dudak ve göz makyajıyla dün tam bir palyaço olmuştu yine. Nerde Bas Rutten?