Pazartesi, Ocak 31, 2011

Strikeforce 9 Nisan'da Japonya'da!

Geçen hafta UFC'nin Japonya çıkarmasına hazırlandığı haberinden sonra bu hafta da Strikeforce'un Japonya atağı konuşuluyor. Zaten bir süredir konuşulmakta olan Stirkeforce'un ağır siklet turnuvasının 2. ayağının Japonya'da yapılması %99.9 kesinleşti deniyor! Bu hamlede tabi ki Overeem ve Barnett'in Japonya'daki popüleritelerinin payı büyük.

9 Nisan'daki kartta Overeem vs. Werdum ve Barnett vs. Rogers maçlarıyla birlikte King Mo Lawal vs. Mike Kyle ve Gegard Mousasi vs. Tatsuya Kawajiri gibi iki muhteşem maç daha var!

Strikeforce 2011'e inanılmaz bir başlangıç yapmış durumda...

Pazartesi, Ocak 31, 2011

Murat Kazgan'ın Puket kampından...

Mart'ta İngiltere'de çıkacağı maç için hazırlıklarına devam eden Murat Kazgan, Puket'teki Tiger MMA kampını Kansporu'na kısaca anlattı:

M.K: 15 günlük bir yolculuktu :) İlk önce Singapur'a gittim. Burda cok deneyimli adamlar vardı ama işi tamamen ticarete dönüştürmüşler. Hoşlanmadım ve sürekli gittiğim yer olan Tayland Puket'teki Tiger MMA'de antrenmanlarıma devam ettim. (Bu Murat'ın Tiger MMA'de 4. seferi) Burda hergün çok ağır 3 antrenman yaptım. Sabah 10 km koşu ile başlayıp özel muay thai dersleri aldım. Daha sonra ders programına göre hergün bjj, mma ve boks antrenmanları yaptım. Hergün sparringlerle ciddi bir kamp süreci geçirdim. UFC'den Cyrille Diabette, Bellator'dan Roger Huerta, Sengoku'dan Yasubey Enomoto, Ray Elbe, Nayeb Hezam, Andrew Gardiner gibi usta isimlerle hergün antrenman yaptım. Bu isimlerin hepsi yakında Kazgan MMA Team'e gelecekler. 4 Şubat'ta Sengoku dövüşçüsü Yasubey Enomoto geliyor... Cyrille de Mart'ta UFC'deki maçından sonra gelecek. Görüşmek üzere kendine iyi bak Can...iyi çalışmalar
Murat Kazgan, Cyrille Diabete ve Yasubey Enomoto
Eğer Cyrill Diabette, Kazgan MMA'e gelirse, sanırım Türkiye'de stand up MMA (ayakta dövüş) adına seminer vermiş en ünlü ve en üstün isim olacak. Diabette, PRIDE ve UFC'de dövüşmesinin yanında, TUF 9'da Dan Henderson'ın takımında stand-up koçuydu.

Pazar, Ocak 30, 2011

Diaz ve Jacare Strikeforce'ta rakipsiz!

Strikeforce: Diaz vs. Cyborg event'inde, Strikeforce'un şampiyonları son derece iddialı rakipleri karşısında muhteşem birer performans ortaya koydular! Welterweight'te Nick Diaz, Evangelista Cyborg Santos'u armbar'la (kol bükme) pes ettirirken, ortasiklette ise Jacare Souza, Robbie Lawler'ı rear naked choke ile (arkadan boğarak) bitirdi.





-Diaz vs. Cyborg muhteşem bir maç oldu!

Nick Diaz vs. Cyborg Santos maçı gerçekten çok heycanla beklediğim bir maçtı. İkisi de seyircilerin sevgilisi, çok hırslı, çok yetenekli, çok dayanıklı... İkisinin de antreman performansı insan üstü... İkisi de siyah kuşak BJJ'ci... Ama Strikeforce spikeri Mauro Ranallo'nun da dediği gibi, Diaz'ın siyah kuşağı Gracie siyah kuşağı... diğer siyah kuşaklara benzemiyor... Doğrusu ilk raundun başında Cyborg maçı alcak gibi gözüktü. Alçak tekmelere dayalı oyun planını, sabırla ve çok iyi uyguladı. Yumruk kombinasyonları çok iyiydi. İlk iki raunda da muhteşem bir savaş vardı. İkinci raundda bir ara birlerine sadece dirsek darbeleriyle vurdukları an kelimeler kifayetsiz kaldı! Ama Diaz dayanıklı çenesi, iflah olmayan baskısı, tahmin edilemeyen vuruş tekniği ve insanüstü kondisyonu ile ikinci raundda galebe çalan taraf oldu. İyice yorulan Cyborg son dakikada yine atağa kalktı, kontrolü ele geçirir gibi oldu ve bir de üstüne üstlük Diaz'ı devirerek belki de 2 raundu da sayıyla önde götüren taraf durumuna geçti. Ama Diaz yere iner inmez BJJ kalitesini göstererek jet hızında bir armbar çıkardı. Maç sonunda Diaz'ı alkışlarken, Cyborg için de oldukça üzüldüm doğrusu. Tek kelimeyle muhteşem bir maçtı!

Bundan sonra artık Diaz'ın rakibi Paul Daley olacak gibi görünse de Diaz, Daley'den daha komple bir MMA'ciyle dövüşmek istediği açıklamaktan çekinmedi. 9 maçtır mağlubiyet yüzü görmeyen ve muhteşem bir kariyere sahip olan Nick Diaz'a, bence şu sırada UFC dışında bir yerde rakip yok... Zaten hiçbir MMA sayfasında da UFC dövüşçüleri hariç Nick Diaz'da daha üst sırada gösterilen bir welterweight bulamazsınız...

-Jacare çok üstün!
Jacare Souza ise Strikeforce'un bir başka rakipsiz şampiyonu. Ortasiklet kemer müdafa mücadelesinde rakibi, çok güçlü ve üstün bir vuruşçu olan Robbie Lawler'dı. Lawler, Jacare'yi ilk raundda yurmuklarla bir ara fena sersemletti, hatta nakdavn etti. Ama ardından korkunç bir stratejik hata yaparak kendini yerde yatan Jacare'nin gardına attı. Yer oyununda fersah fersah üstün olan Jacare'nin maçın kontrolünü geri kazanması uzun sürmedi ve 2. raundda Lawler'la yerde adeta oynadı. 3. raundda daha fazla dayanamayan Lawler, rear naked choke ile mağlup oldu...

Şimdi Jacare için Mayhem Miller ile yapılacak bir rövanş şart oldu. Ancak Jacare de, aynı Diaz gibi artık Strikeforce'da sikletinde kendisine rakip kalmamış durumda... (Burdaki resimde Ahmet 'Coringa' Fedai'yi andırıyor)


-Strikeforce, UFC'ye ciddi kafa tutuyor gibi
Strikeforce tarihinde belki de ilk defa her siklette bu kadar üstün dövüşçülere sahip! (Ağırsiklet dövüşçülerini zaten haftalardır konuşuyoruz. Hafif-Ağırsiklette ise Henderson, Cavalcante, King Mo ve Mousasi mahşerin 4 atlısı gibi!) Ortasiklette Jacare ve Mayhem Miller; welterweight'te Nick Diaz; hafifsiklette Gilbert Melendez ve Shinya Aoki!.. Ancak orta, welter ve hafif siklette Strikeforce'un geniş bir sporcu havuzu olmaması belki şampiyonlarını elde tutma konusunda başlarına bela olabilir...

Gecenin diğer 2 maçı kanımca pek kayda değer değildi. Efsanevi atlet Herschell Walker'ın performansı etkileyici tamam, ama artık yarı-meşru bir MMA'ciyle karşılaşmasının vakti gelmiş... Roger Gracie için de bir yorum yapmak için erken diyorum...


-Not: Bu eventi canlı izleyen var mıydı? İkidir internetten sabah karşı Kaan Kazgan'la facebook'tan chat'leşerek izliyoruz maçları (canlı/live streaming)
Sanki dünya üzerinde dün akşam bu muhteşem eventi canlı izleyen tek Türk ikimizdik gibi bir hava vardı...

Cumartesi, Ocak 29, 2011

Cuma, Ocak 28, 2011

'Submission'ın Türkçesi?

'Submission' teriminin Türkçe karşılığının olmamasından dolayı şikayetim devam ediyor. Arkadaşım, Digiturk'teki anlatıcıların UFC maçlarında submission için 'kitleme' tabirini kullandıklarını söyledi ama kanımca yeterince isabetli bir kullanım değil gibi... Çünkü zaten arm-lock, leg-lock gibi birçok kilit şekli var. Bu hareketlere kitleme deniyor. Submission başka bir şey, kitlemenin sonucunda adam ya pes eder (tap out) ve sumbit edilmiş olur. Ya da kitlenmiş olmasına rağmen o kilitten çıkmayı başarır.

Submission'ın kelime anlamı 'teslimiyet'. Ordan geliyor. Hatta cinsellik jargonunda da sadomazoşizm altında bu tabir kullanılır. Karşı tarafa teslim olmak, boyun eğmek manasında. MMA'deki 'submission' teriminin de anlamı bu aslında. Tabi şimdi 'teslimiyet'le maç kazandı desek kulağa çok garip geliyor. Ama belki de 'submission' için en doğru Türkçe meal bu olacaktır.

Tabi bir yandan da nakavt, kroşe, aparkat, penaltı, korner, taç gibi terimi olduğu gibi alıp 'sabmişın' demek de bir çözüm. Sonuçta her yeni terim için türkçe bir kelime kullanmak değil, bazen de o terimin kendisini Türkçe'ye dahil etmek de dilbilgisinin bir parçasıdır.

Ama herşeye rağmen kelimenin tam doğru anlamını kullanmayıp 'kitleme' demek de mümkün. Mantıksız değil çünkü hani.

Bir de 'submisyon' demek var ama onu bilemiyorum : ) Aslında bu daha çok yıllar içinde, kitleler bu terimleri kullandıkça oturacak ve gelişecek birşey...

Bu muhabbetin üzerine, sizleri MMA'in tarihindeki en akıl almaz submission'lardan oluşan bir Top 10 listesiyle başbaşa bırakıyorum: http://www.youtube.com/watch?v=JeLUlk9d9W0

Çarşamba, Ocak 26, 2011

Digiturk'te UFC izlemek

Türkiye'nin önde gelen UFC takipçilerinden arkadaşım Özgür Barka'dan Digiturk'te Türkçe izlediği bir UFC etkinliğini (event) yorumlamasını rica ettim. Bakalım Özgür neler demiş:

(parantez içindeki yorumlar benim yorumlarımdır)


Geçen cuma akşamı kanalları gezerken, şansa Digiturk’teki Spormax kanalında UFC 121: LESNAR vs VELASQUEZ event'ine rastladım. Programı hem HD olarak, hem SD yayın olarak izleyebiliyorsunuz.

Sanırsam her Cuma, gece saat 10 gibi bir UFC event’i yayınlıyorlar. Event’ler 3 ya da 4 event öncesinden takip ediyor. (Artık Digiturk 3-4 event geriden takip etmiyor. Arayı kapadı. Ama tabi her event bir veya 2 hafta gecikmeyle...)


Bir kere baştan şunu söylemeliyim ki Mike Goldberg ve Joe Rogan'ın anlatımdaki heyecan, keyif ve verdikleri bilgilerin pek kenarından geçmeyen bir anlatım ile izliyorsunuz maçları. Daha önce birkaç kez rastladığımda UFC eventlerini isterseniz orjinal anlatımıyla da izlenebiliyordunuz ama artık bu özelliği kaldırmışlar sanırsam çünkü bu event'te yoktu.


Spiker (Çağdaş Tok) ve yorumcunun (Taylan Keser) bu event'i daha önceden izleyip izlemediklerinden emin olamadım. Sanki maçların neticelerin bilerek anlatıyorlar gibi geldi bana. Şöyle ki; Lesnar vs Velasquez maçının başında Lesnar'ın fırtına gibi maça başlamasının ardından Velasquez'i tellere yapıştırmışken, daha Valesquez hiçbir şey yapmamış iken, “Lesnar’ın morali bozuldu, artık bu maç Valesquez'in maçı” gibi yorumlar yapmaları beni bu yönde düşünmeye sevketti.

Spikerin, Lesnar’ın kafese gelirken önündeki polis memurunu itmesine de gülerek “ Galiba güvenlik görevlisiydi o ittiği, yoksa polisi itemezdi herhalde” yorumlaması da ayrı bir enstantane idi.

(ittiği kişinin polis olduğunu biliyoruz, MMA dünyasında ve blogumuzda da tartışılmıştı bu olay)


Maç içinde sadece maçı anlatmaları, sporcular hakkında çok az bilgi vermeleri, alıştığımız UFC anlatımlarından çok uzaktı. Sempatik gelen bir yönleri ise genelde Türkçe terimler kullanmaya çalışmaları idi. Kullandıkları bir kaç terim ve türkçesi şöyle :

Take down = devirme

Triangle Choke = üçgen bogma

Side Control = yan kontrol

Half guard = yarım gard

Armbar = kol bükme

Submission = kitleme


Özetlemek gerekirse, orjinal anlatımının yanında baya zayıf kalan bir anlatımdı. Ama ülkemizde UFC’nin bir televizyon kanalında hem de HD olarak gösteriliyor olması bile büyük bir adım bence. Umarım ilerde birgün bu event'leri canlı yayın olarak izleme fırsatı da yakalarız...

Çarşamba, Ocak 26, 2011

Kansporu 2 yaşında!

Çok yakında dünyadaki 1 numaralı spor olma yolunda ilerleyen MMA, yani Mixed Martial Arts (Karma Dövüş Sanatları) hakkında Türkçe ilk blog olan Kansporu 2 yaşında!

Bu geçtiğimiz 2 sene içerisinde yazdığım 410 haber ve yazı arasından en sevdiğim, ve kısa kısa da olsa ileride bir arşiv niteliğinde olabileceğine inandığım yazıların bir listesini paylaşmak istedim...

MMA tarihi
UFC'nin tarihi (Ocak 2009)
MMA tarihinin en iyileri - 1. bölüm (Temmuz 2010)
MMA tarihinin en iyileri - 2. bölüm (Temmuz 2010)
Antik Pankreas (Ocak 2011)

Eski MMA organizasyonları
PRIDE açılış törenleri (Ocak 2009)
Dana White vs. Affliction (Ocak 2009)
Affliction tarihin sayfalarına gömüldü (Temmuz 2009)
Vale Tudo Japan 1994-1997 (Aralık 2009)
IVC - International ValeTudo Championship (Şubat 2010)
Strikeforce neden tam olamadı? (Ağustos 2010)

Röportajlar
İlk Türk MMA'cisi Fatih Kocamış (Ekim 2009)
Ray Sefo'nun Türkiye'ye selamı var (Mayıs 2009)
İlk MMA spikerimiz Çağdaş Tok (Kasım 2009)
Mete Evrenol ile UFC 108 (Ocak 2010)
Cengiz 'Mosquito' Dana (Aralık 2010)

Türkiye'de MMA
Engin Koç UFC eşofmanlarıyla görüldü (Ocak 2009)
Ertan Balaban ve MMA Istanbul (Şubat 2009)
Türk basınında yalan dolan bir kafes dövüşü haberi (Eylül 2009)
Ertan Balaban WFC'de 25 saniyede galip! (Aralık 2010)
ufcturk.net'in mücadelesi (Aralık 2010)
Kansporu'nu 185 kişi okuyor mu? (Ocak 2011)

Efsaneleşenler
Sakuraba'nın en kötü 5 gecesi (Ağustos 2009)
Minowaman! (Ekim 2009)
Caul Uno (Nisan 2010)
Art Jimmerson ve tek boks eldiveni (Temmuz 2010)
Andy Hug'a saygı duruşu (Kasım 2010)
Branco Cikatic (Aralık 2010)

Sağlık
41 yaşında savaşa devam etmek (Mayıs 2010)
Kronik Travmatik Ensafalopati (Ocak 2011)

Milli Hazinelerimiz
Cemal Kamacı (Ocak 2011)
Ahmet Kireçci (Aralık 2010)

Diğer
Kolları ve bacakları olmayan Maynard kafese giriyor (Nisan 2010)
Kör Muay Thai'ci (Nisan 2010)
Wanderlei Silva vs. Can Evrenol (Ekim 2010)
Myanmar Lethwei (Kasım 2010)
Emin Boztepe UFC 1'e katılsaydı (Haziran 2010)
Japon MMA yıldızları bitti (Ocak 2011)

Askerden yeni dönmüş olan Türkiye'deki en sıkı MMA takipçilerinden biri, dostum Mete Yafet'e yeni banner'ımız için teşekkür ediyorum.

Salı, Ocak 25, 2011

Antik Yunan dövüş sanatı: Pankreas

Dün GymBox'ta Muay Thai dersinde tanıştığım bir Yunan'dan Antik Yunan dövüş sanatı Pankreas neymiş onu öğrendim. Dediğine göre milattan önce yıllarda eski Yunan'da yapılan bu kuralsız dövüş, farklı dövüş sanatlarını birleştiren ilk sistem olarak geçiyor, ve daha sonra Büyük İskender'in fetihleriyle doğuya yayılarak uzak doğu dövüş sanatlarının doğmasına sebep oluyor. Tabi bu ikinci kısmı ne kadar doğru bilemiyorum. İnternette baktığım kadarıyla böyle bir teori var, ama somut bir bilgi tabi yok. Daha çok dövüş sporlarının dünyanın her yerinde aynı anda filizlendiği ve bunun insan doğasının bir parçası olduğu kanısı hakim.


Modern MMA'in atası sayılabilecek ve İngilizce'de 'Pankration' olarak geçen bu antik dövüş sanatını, bugünkü dövüş tiyatrosu Pankreasla karıştırmayın. Bugün bizim Amerikan Güreşi olarak da bildiğimiz dövüş tiyatrosu Pankreas kelimesinin kökü de zaten bu antik dövüş sanatından geliyor.

Pankreas'ın doğuşu için kimi kaynaklar milattan önce 7. yüzyıl derken, kimi kaynaklar ise milattan önce 2 bin yıl öncesine kadar gidiyor. Bilinen ilk kesin kaynak M.Ö.643 yılında 33. Antik Yunan Olimpiyatları'nda karşımıza çıkıyor. Günümüze ulaşan tasvirler, modern bir MMA müsabakasını hatırlatıyor. (aslında daha çok Vale Tudo diyebilirz) Boks, güreş, tekmeler, yere almalar (takedown), eklem kilitleri ve boğma tekniklerinden bahsediliyor. Isırmak, göze ve deliklere parmak sokmak ve tırmalamak yasak. Enteresan bir detay; yüksek tekmelerin (kafaya) kullanılmadığı, ancak yerdeki rakibin kafasına tekme atıldığı geçiyor. Daha çok vücuda, bacaklara ve kasıklara tekme atılıyor. Diz veya dirsek darbesinden ise hiç bahis yok.

Kelimenin esas kökü Pankrates'ten geliyor. 'Bütün güçler' ve 'bütününü kapsayan' manasına geliyor. Pankreas dövüşçülerinin antremanları 'korykeion' denen özel çalışma odalarında yapılıyor. Bu odalarda tavandan asılmış, göğüs hizasında, içi yemek veya incir tohumu dolu torbalardan bahsediliyor. Ayrıca tekme atmak için kum torbalarının da kullanıldığı, ama bazı dövüşçülerin ağaçlara tekme atarak çalıştığı söyleniyor. Öyle ki, tekme atarak kalkan kırabilen pankreasçılar olduğu kayıtlarda geçiyor! Koşma, esneme ve mide hareketleri yanında 'skiamachia' adlı bir nevi gölge boksu da yapılıyor.

Pankreas'ın Antik Yunan Olimpiyatları'ndaki en popüler spor olduğu ve genelde güreş ve bokstan sonra, en sona saklandığı biliniyor. Bu Antik Pankreas turnuvaları, gümüş bir vazo içinden çekilen kura yoluyla belirleniyor. İlk olarak eski Yunan usulü çıplak (çırılçıplak) ve yağlanarak dövüşen pankreasçılar, daha sonraki yıllarda ellerine ve kollarına deri sarmaya başlıyorlar. Roma İmparatorluğu'nda ise peştamal giyildiğinden, ve yarı giyinik olunduğundan bahsediliyor. Her ne kadar yasak olsa da ısırma ve göz çıkarma gibi taktiklerin oldukça fazla olduğu ve hakemlerin faul yapan dövüşçüleri ellerindeki sopalarla vurarak cezalandırdığı biliniyor.
(M.Ö. 490 yılına ait kil bir çömlek üzerindeki resimde rakibinin gözünü oymaya çalışan bir pankreas dövüşçüsü ve onu cezalandırmak üzere olan bir hakem görülüyor. - Vulci, British Museum)

Arrhichion, Dioxippus ve Polydamas gibi bazı antik pankreas dövüşçülerinin çok ünlendiği ve efsaneleştiği biliniyor. Öyle ki Dioxippus'un Büyük İskender'in en yakın çevresine kadar kabul edildiğinden bahsediliyor... Bu dövüşçülerin hikayelerini ve hatta bazı maçların detaylı anlatımlarını internette İngilizce olarak bulmak mümkün.

Kaynak:
http://www.fightingarts.com/reading/article.php?id=164
http://en.wikipedia.org/wiki/Pankration

Salı, Ocak 25, 2011

UFC, en geç 2012'nin ilk aylarına kadar Japonya'da bir etkinlik düzenlemiş olacak

ZUFFA'nın Asya sorumlularından (executive vice president) Mark Fischer, UFC'nin 2011 sonuna kadar, ya da en geç 2012'nin ilk aylarında Japonya'da bir etkinlik düzenleyeceğini umduklarını açıkladı. Resmi açıklama için birkaç ufak ayrıntı ile daha uğraştıklarını ekledi.
UFC daha önce Japonya'ya 3 kere, en son Nisan 2000'de gelmişti.
Bknz: http://en.wikipedia.org/wiki/UFC_Japan
http://en.wikipedia.org/wiki/UFC_23
http://en.wikipedia.org/wiki/UFC_25

Pazar, Ocak 23, 2011

Jens Pulver'a zorla bir maç kazandırdılar sonunda

6 maç üstüste yenilip, 2 defa emekli olduğunu açıklayıp, sonra 'para için dövüşmeye devam etmem lazım' diye açıklamalarda bulunan Jens 'Little Evil' Pulver, sonunda galibiyeti hatırladı. BJ Penn'i hafifsiklette Gray Maynard'dan başka yenebilmiş tek isim olan, bir zamanların altın çocuğu Jens Pulver, geçtiğimiz aylarda yine dövüşeceği açıklandığında hem şaşırmış hem üzülmüştüm
(bknz: http://kansporu.blogspot.com/2010/11/jens-pulvern-yine-dovusecek-olduguna.html )

Ama bu sefer Pulver'ı öyle bir rakip karşısına koymuşlar ki... 6 galibiyet 19 malubiyeti olan Mike Lindquist, ilk 9 maçında galibiyet yüzü görememiş enteresan bir dövüşçü kardeşimiz... Son 4 maçını da kaybetmiş. E artık Jens Pulver da bu maçı kazanmayı bilmiş...

Pulver yaşayan bir efsane. Çok seviyoruz. Ama bu durum biraz komik tabi. Ne diyeceğimi bilmiyorum doğrusu...


İzle:

XFO 38: Pulver vs. Lidquist: http://www.youtube.com/watch?v=WVN5vS6kDjs&feature=player_embedded

Pazar, Ocak 23, 2011

Fight For The Troops 2

Dunham vs. Guillard http://www.mmashareforum.com/serious-mma-videos-f35/melvin-guillard-evan-dunham-t34464.html

Mitrione vs. Hague http://www.mmashareforum.com/serious-mma-videos-f35/tim-hague-matt-mitrione-t34463.html

Matt Mitrione için çok heycanlanmıyorum. İzlemesi çok keyfili ve sevdiğim bir dövüşçü ama şampiyonluğa oynamasına fln bir imkan vermiyorum doğrusu. Ama Melvin Guillard UFC'nin yeni yıldızlarında olma yolunda sanki...

Cumartesi, Ocak 22, 2011

Tarihten Sayfalar: Brock Lesnar'ın ilk MMA maçı

2007'nin Haziran ayında Brock Lesnar ilk MMA maçına çıkıyordu. Rakibi, her ne kadar Brock'tan daha tecrübeli olsa da adeta önüne yem gibi atılmış bir başka eski amerikan (Japon) güreşçisi Kim Min-Soo'ydu. Kim Min-Soo, o güne kadar 7 maç yapmış, sadece 2 tanesi kazanabilmişti. Son iki maçında Don Frye ve Mighty Mo tarafından nakavt edilmiş olarak Brock Lesnar'ın karşısına çıkıyordu...

Brock Lesnar Vs Min Soo Kim

Cumartesi, Ocak 22, 2011

ZUFFA vs. Justin.tv: UFC'nin internet korsanlığına karşı açtığı savaş devam ediyor

UFC'nin sahibi ZUFFA şirketi, internetteki en büyük canlı yayın izleme sitesi olan Justiv.tv'ye dava açmış bulunuyor... ZUFFA'nın iddiasına göre Justin.tv sayesinde 50.000 kişi UFC 121'i internetten bedava izleyebilmiş. 2 sene boyunca Justin.tv'yi kendi yayınlarını engellemesi için ikna etmeye çalışan ZUFFA, sonunda çareyi mahkemede aramaya karar vermiş...

Aslında bu olay bize çok uzak tabi. Telif hakları konusunda daha çok yolu olan bir ülke olduğumuz şüphesiz. Ama küresel platformda düşündüğümüz zaman oldukça anlamlı ve güncel bir problem. Tabi burda UFC'nin tamamen haklı olduğu bir durum söz konusu. Ama savaş açtığı Justin.tv aslında UFC'nin yasal olarak muhatabbı değil.

Bu konu tıpkı Metallica vs. Napster savaşına benziyor. Kim haklı, karar vermek oldukça zor...

UFC, şu anda dünyadaki en büyük PPV (satın al - seyret) sağlayıcısı durumunda. Bugün Amerika'da televizyonda bir UFC eventi izlemenin bedeli 50$.

Perşembe, Ocak 20, 2011

Tarihten Sayfalar: Gomi vs. Kawajiri

Sene 2005, PRIDE Bushido'da Japonya'nın yeni yükselen 2 yıldızı muhteşem bir savaşa giriyorlar:


Çarşamba, Ocak 19, 2011

Tarihten Sayfalar: Cain Velasquez'in ilk maçı

Sene 2006... Organizasyon: Strikeforce
Zaten ilk maçında Strikeforce'a çıkan adamdan korkacan...

Salı, Ocak 18, 2011

Anket sonucu: Strikeforce ağırsikletini UFC'den daha çok seviyoruz

Anketimize katılanların %90'ı Fedor ve Alistair Overeem'in şu anda MMA'deki en iyi 2 ağırsiklet olduğu görüşünde birleşti diye yorumluyorum ben bu şemayı...

Pazar, Ocak 16, 2011

Bir Strikeforce HW GP fragmanı daha...

Strikeforce, kendi turnuvası için daha resmi fragmanını yapmadan, taraftar yapımı fragmanlar interneti kasıp kavurmaya başladı bile. Bu seferki fragman da çok iyi! Grieg'in In The Hall of The Mountain King'inin hafif remixli haliyle tüyleri diken diken ediyor...

Pazar, Ocak 16, 2011

ufcturk.net yine kapandı. Bu defa Mustafa asker

2010 boyunca Türkiye'de MMA izlemek isteyenler için önemli (ve yeraltı) bir misyonu yüklenmiş olan Mustafa Kula, vatani görevini yapmaya gittiği için sitesi ufcturk.net'i kapatıyormuş. Dönünce açacakmış. Kendisine hayırlı tezkereler diliyoruz.

Pazar, Ocak 16, 2011

Kraliçeyi unutmadan!

2010 MMA ödüllerinde ondan bahsetmeyi unuttuk... Bayan MMA'inin rakipsiz şampiyonu Cris Cyborg Santos'un muhteşem bir highlight'ını defalarca izleyelim mi?

Pazar, Ocak 16, 2011

Kansporu'nu 185 kişi okuyor mu?

Gerçekten 185 kişi oy verdi mi dersiniz bu Strikeforce Turnuva anketinde? Ben 185 kişinin bu blogu takip ettiğini sanmıyordum doğrusu. Bir de şu var, geçen gün Werdum hakkında bir haberden 2 gün sonra baktım ankette 8 tane Werdum'a oy geldi. Bazıları birden çok oy mu veriyor acaba? Bilemedim...

Bu arada Bret Rogers'a o tek oyu veren kim? Çıksın ortaya : )

(haberi girdiğimizde sayı 132'ydi. 2 hafta sonra 185'e kadar çıktı)

Cumartesi, Ocak 15, 2011

Hala izlememiş olan varsa: Choke (1999)

The Smashing Machine'le birlikte bugüne kadar yapılmış en iyi 2 MMA belgeselinden biri 'Choke'.

Bugün birine MMA'in doğuşunu anlatmak isterseniz, ona izleteceğiniz 3 DVD geliyo aklıma:
The Smashing Machine,
Choke
,
ve UFC Hits 1...

Film, Rickson Gracie'nin 1997'de katıldığı Japonya'daki "Vale Tudo Japan" turnuvasındaki macerasını anlatıyor. Oldukça çıplak bir şekilde olaylara tanık olduğumuz belgeselde, MMA'in doğduğu o ilk yılların onurunu, dehşetini ve macerasını tecrübe ediyoruz. Hala izlememiş olanlar, Google Videos'dan izleyebilirsiniz: http://video.google.com/videoplay?docid=-4878207955834503993&hl=en#
(keşke biri Türkçe altyazı yapsa bi de)

Cumartesi, Ocak 15, 2011

Strikeforce Turnuvasını bu adam kazanırsa hiç şaşırmayın


121 oy oldu. Daha hala kimse Werdum'a oy vermedi...
Ama sonunda bu adam turnuvayı kazanırsa hiç şaşırmayın...

Perşembe, Ocak 13, 2011

Hangi ağırsiklet ekibi daha iyi?: UFC vs. Strikeforce

Kim ne derse desin, dövüş sporlarında ağırsiklet dediniz mi iş başka oluyor. Bir ağırsiklet ünvan maçının cazibesi kolay kolay diğer maçlarda yakalanmıyor. Şimdi yaklaşan Strikeforce turnuvası ve TUF 13'le beraber tekrar tartışmalar başladı. Kim daha iyi? Cain Velasquez, JDS, Brock, Carwin ve Mir mi? Yoksa Overeem, Fedor, Werdum, Antonio Silva, Bret ve Barnett mi?

Şöyle bir tartıya koyduğunuzda Strikeforce tarafı tecrübe konusunda çok daha ağır basıyor. Strikeforce'un yıldızlarının çoğu 10 yılı aşkın bir süredir her türlü rakibe karşı dövüşmüş ve kendilerini defalarca ispatlamış isimler. İnişleri de olmuş çıkışları da. UFC'de ise durum farklı. Cain, JDS, Brock ve Carwin sadece UFC havuzunda, birbirleriyle dövüşmüşler. Daha yeni oldukları için aralarında üst üste mağlubiyetler almış ve dibe vurup tekrar geri gelme iddiasında olan biri yok. Ama birbirlerinden başka kimseye karşı test edilmemişler. Yani birini kötü buluyorsanız hepsi kötü gibi bir durum var. (Tek istisna Mir ve Big Nog)

Mesela Cain için diyebilirsiniz ki 'bu adam ne yaptı?', Brock ve Nogueira'yı yendi tamam, ama zaten Big Nog'un çenesinin bittiği Mir karşısında belli olmuştu. Brock ise Randy ve Mir gibi aslında çok güçlü olmayan eski tip ağırsikletleri yendi sadece. Carwin karşısında düştüğü durum ortada... Mir de Big Nog'un çenesi zayıf olmasa zaten Brock'un karşısına çıkamayacaktı... falan filan.. böyle çorap söküğü gibi geliyor UFC ağırsikleti.

Öte taraftan Strikeforce'a taş atmak da çok kolay. Özellikle Kharitanov, Arlovski, Bret Rogers çok feci şekilde maçlar kaybedip karizmalarını büyük ölçüde resetlemiş dövüşçüler. Bir yandan efsaneler, ama bir yandan da duvara çarpmış durumdalar. Aynı şeyi Fedor için de iddia etmek bir ölçüde mümkün. Werdum, JDS'a yenildiği için UFC'den çıkartıldı. Overeem deseniz, Dana White'a bakarsanız yıllardır tek bir ciddi MMA rakibini yenmemiş bile diyebilirsiniz...

Yani o onu yendi, bu da bunu yendi diye işin içinden çıkmak güç. Bir tarafta Strikeforce'un tecrübeli, her biri efsanleşmiş ama emekli olmaya yakın dövüşçüleri... Diğer tarafta UFC'nin genç ağırlıklı, efsane olmaya aday ama kendi havuzlarının dışına çıkmayan dövüşçüleri... karar sizin...

ilgili eski haberler:
-Ağırsiklet krizi - 16 Kasım 2009 - http://kansporu.blogspot.com/2009/11/agrsiklet-krizi.html
-Strikeforce ağırsiklet cephesi - 2 Mart 2010 - http://kansporu.blogspot.com/2010/03/strikeforce-agrsiklet-cephesinde-isler.html

Çarşamba, Ocak 12, 2011

Kısa Kısa...

Strikeforce Ağırsiklet Turnuvası ilk raund posteri geldi: http://plixi.com/p/69337300

Önümüzdeki aylar için birbirinden bomba eşleşmeler açıklandı:
-Frank Mir vs. Roy Nelson
--> UFC 130'da (enteresan bir eşleşme oldu bu)
-Thiago Silva vs. Rampage Jackson --> UFC 130'da
-Clay Guida vs. Pettis --> UFC 131 veya UFC 130'da
-Cavalcante vs. Dan Henderson -->Mart'ta Strikeforce'ta
-Shane Carwin UFC 131'de dönüyor
-Gina Carano'nun 2011'de dövüşmesi muhtemel

Çarşamba, Ocak 12, 2011

Supremacy MMA, UFC Undisputed yerine Mortal Kombat'ı tercih edenler için!


Evet doğru gördünüz, o en sondaki adam bacağı kırılmış bir şekilde yerde kıvranıyodu! Bu oyunda UFC veya Strikeforce dövüşçüleri yok! Supremacy MMA, diğer MMA oyunlarından farklı olarak vahşet ve dehşete sırtını dayamış bir bilgisayar oyunu. (Bu arada bu bilgisayar oyunu tabiri artık tarih olmadı mı? Konsol oyunu falan mı deniyo bunlara?)
Ama Jerome LeBanner ve Jen Pulver gibi isimler var!!
Oyunu oynamadım ama oynayanların yorumlarına göre, oyunda Mortal Kombat'tan daha çok kan çıkıyormuş, diğer MMA oyunlarından daha hızlıymış, kombolar yapınca ekranda beyaz yazılar flaşla patlıyormuş, Vale Tudo'da yapılan her hareket yapılabiliyormuş! Yere yüzüstü düşen adamın kafasına zıplayıp topukla inmek falan varmış : ) Oha dedim artık. MMA kıyafeti altında oldskool arcade-vari bir Mortal Kombat ruhuyla karşı karşıyayız anlaşılan!

Salı, Ocak 11, 2011

TUF 13 koçları: Lesnar vs. Dos Santos

Cain Velasquez'in sakatlanmasıyla UFC ağırsikletinde yine bir geçici (internim) şampiyon mu olacak nolacak diye beklerken, Dana White fena olmayan bir plan bulmuş bile: Yeni TUF (The Ultimate Fighter) sezonunda Lesnar ve Dos Santos rakip koçlar olarak karşımıza çıkacaklar. Sezon sonu dövüşecekler (Haziran'da), ve kazanan Velasquez'le kemer maçına çıkacak. Tabi Lesnar bir koç olmaya layık mı değil mi tartışılır... Bununla birlikte Dos Santos kemer maçını haketmişken şimdi bir de TUF'la uğraşmak zorunda kalacak. Ama sanırım bu Dos Santos için iyi bir süreç olacak çünkü hem daha fazla tanınacak ve taraftar kazanacak, hem de kemer maçından önce bir yıldız ismi daha dövmüş olacak... diye düşünüyorum...

Pazartesi, Ocak 10, 2011

Kansporu 2010 MMA ödülleri belli oldu!!!

Kansporu MMA ödüllerimizde bu sene geçen senekinden farklı olarak, kazananları anketlerimizle sizlerin oyları belirledi. İşte sonuçlar:

2010'un en iyisi: Alistair Overeem
adaylar: Frankie Edgar, Jose Aldo, Shogun Rua
(Şahsen burda acaba Cain Velasquez'i atladık mı diye düşünmeden edemiyorum. Aman bu kararımızı ZUFFA duymasın!)

2010'un en iyi maçı: Anderson Silva vs. Chael Sonnen (UFC 117)
adaylar: Brock Lesnar vs. Shane Carwin (UFC 116)
Lawler vs. Manhoef (Strikeforce Miami)
Kazuo Misaki vs. Jorge Santiago (Sengoku 14)
(Bu dalda oylar nası olacak çok merak ediyordum doğrusu. İlk 2 gün Misaki vs. Santiago önde gitti, ardından uzunca bir süre Lesnar vs. Carwin birinci sıraya oturdu, ama sonra oylar gelmeye devam ettikçe Siva vs. Sonnen farkı açtı. Bana kalsaydı Carwin vs. Lesnar diyebilirdim ama Silva vs. Sonnen de bu ödülü haketmiyor değil)

2010'un en ezici galibiyeti: Cain Velasquez vs. Brock Lesnar (UFC 121)
adaylar: Overeem vs. Bret Rogers (Strikeforce Heavy Artillery)
BJ Penn vs. Matt Hughes (UFC 123)
Aoki vs. Nagashima (Dynamite 2010!!)

2010'un en iyi çıkış yapan dövüşçüsü: Frankie Edgar
adaylar: Anthony Pettis, Ben Askren, Jon Jones, George Sotiropoulos

2010'un en rezil olayı: Koscheck vs. GSP masalı
adaylar: Anderson Silva ve UFC 112
Strikeforce'ta canlı yayında kavga
James Toney

2010'un en bomba olayı: Anthony Pettis'in ninja tekmesi
adaya gerek kalmadı



2010'un en sürpriz sonucu: Werdum vs. Fedor (Strikeforce: Fedor vs. Werdum)

adaya gerek kalmadı

2010'un en iyi submission zaferi: Werdum vs. Fedor (Strikeforce: Fedor vs. Werdum)
adaya gerek kalmadı
2010'un en iyi yumruk nakavtı: Shogun Rua vs. Machida (UFC 113)
adaylar: Hector Lombard vs. Jay Silva (Bellator 18)
Mike Russow vs. Todd Duffee, (UFC 114)
Lawler vs. Manhoef (Strikeforce Miami)
Paul Daley vs. Scott Smith (Strikeforce St. Louis)
BJ Penn vs. Matt Hughes (UFC 123)
(Bu sonuca şaşırdım doğrusu. Shogun'ın bu ödülü kazanmasının sebebi nakavtın kendisi değil, galibiyetin önemi oldu diye düşünüyorum. Sadece nakavt olarak bakılırsa Lawler, Daley ve BJ Penn'in nakavtları çok daha etkileyiciydi. Anketimizde de bu üç nakavt 6'şar oyla ikinci sırada kalırken, Shogun'ın nakavtı 8 oyla birinci oldu)

2010'un en iyi tekme nakavtı: Anthony Pettis vs. Danny Castillo (WEC 47)
adaylar: Tom Watson vs. Travis Galbraith (MFC 24)
Maximo Blanco vs. Chang Hyun Kim (Sengoku 12)
George Roop vs. The Korean Zombie (WEC 51)
Cole Escovedo vs. Yoshiro Maeda (DREAM 13)
(Bi dakka, bi dakka... Bu oyları verenler sakın Pettis'in sene sonunda WEC 53'teki ninja tekmesiyle karıştırmış olmasın bu WEC 47'deki tekme nakavtını? Çünkü bu tekme, o ninja tekmesi değil. Bu sonucu hiç sevemedim. Bence Cole Escovedo ve Tom Watson'ın tekme nakavtları 10 kat daha bombaydı Pettis'in tekme nakavtından)

Pazartesi, Ocak 10, 2011

Chronic traumatic encephalopathy (CTE)

CTE yani Chronic traumatic encephalopathy, Türkçe'de Kronik travmatik ensefalopati olarak geçiyor. Kafaya alınan darbe ile beyin sarsıntısı sonucunda meydana gelen beyin dokusunda yıpranma ve aşırı tau proteinin toplanması ile meydana gelen bir hastalık... Beyin sarsıntısından hemen birkaç hafta sonra veya on yıllar sonra meydana çıkabiliyor. İleri yaşta hafıza kaybı, gereksiz agresyon ve depresyon belirtileri gösteriyor. Özellikle Amerikan futbolcuları ve boksörlerin hastalığı olarak biliniyor...

Çok yakında CTE için boksörlerin, amerikan futbolcularının ve MMA'cilerin hastalığı tabiri kullanılırsa herhalde kimse şaşırmayacaktır. Çünkü daha 20 yaşında bile olmayan MMA sporundaki darbeye maruz kalma faktörü boks ve amerikan güreşiyle aynı potada sayılabilir.

Sherdog'da 2010 senesinde MMA dünyasındaki en önemli olaylar listesinde, 28 yaşında bir trafik kazasında ölen Chris Henry'nin otopsisinden sonra beyninde CTE çıkması, ve bununla birlikte NFL'de (Amerikan futbolu ligi) yeni önlemler alınması haberi yer alıyor. Sherdog'daki haber, eğer NFL atletletleri için yeni sağlık standartları getirilirse, UFC atleri için de aynı önlemler alınması uzun sürmeyecektir diyor. Biz burda yerdeki rakibin kafasına diz yasağı kalksın diye savunurken, düşündürücü bir haber...

Hal böyleyken hayatımın hiç de küçük sayılamayacak bir bölümünü bu sporla ilgilenmeye adamış biri olarak, her konuda olduğu gibi bu konudaki karanlık kısımları da dile getirmek istiyorum. Daha önce de burada bu konudan bahsetmişliğimiz var.
(bknz: http://kansporu.blogspot.com/2010/05/41-yasnda-savasa-devam.html)
MMA'in gerçekten bir spor olduğunu, asla barbarlık olmadığı bilincini savunuyoruz tabi. Ama bu olayın doğasında bir gladyatör faktörü olduğunu da kimse inkar edemez. Tabi bu gladyatörlük durumu boksta ve amerikan futbolunda olduğundan daha fazla değil. Ülkemizdeki bu spora karşı olan cehalet ve Almanya'daki art niyet durumlarının ötesinde bir tartışma konusu bu...

Pazar, Ocak 09, 2011

Bunu evde denemeyin

Ne hikmetse son bir iki gündür bu iki gerizekalının videosu internette ufak çaplı bir furya haline geldi. Belli ki UFC izleyen, ama bu işi pek bilmeyen iki denyonun mücadelesiyle başbaşa bırakıyoruz sizleri...

Cumartesi, Ocak 08, 2011

Milli Hazinelerimiz: Cemal Kamacı

Geçen ay 'Milli Hazinelerimiz' köşesinde güreşin efsane ismi Ahmet Kireççi'den bahsetmiştik. Güreşten sonra bu sefer de boksa bakalım dedik ve Türk boksu denilince akla ilk gelen isim olan Cemal Kamacı'nın hikayesini sizlerle paylaşalım istedik. Evet, tanımayan varsa, 63,5 kg'da dünya sıralamasında dördüncü sıraya kadar yükselen Cemal Kamacı, Avrupa şampiyonu olan ilk Türk boksörümüz!

1943 yılında Trabzon'un Maçka ilçesinin Kapı köyünde dünyaya gelen milli boksörümüz spora futbolla başladı. Ancak geçirdiği sakatlıktan sonra bu spor dalını bırakarak Fatih Güreş Kulübü'nde boksa başladı (1958). Daha sonra Fenerbahçe'ye geçti ve boks takımının kaptanlığına yükseldi. 1962'de milli takıma seçildi. 71 kg'da üç yıl üst üste Türkiye şampiyonu (1964, 1965, 1966) oldu. 1966 yılı sonuna kadar bütün milli maçlarda 67 ile 71 kilolarda dövüştü. İki kez Balkan ikinciliğini kazandı.

1967 yılında profesyonelliğe geçerek Avusturya lisansıyla dövüşmeye başladı. Zira o dönemde Türkiye'de profesyonel boks lisansı verecek bir kurum bulunmamaktaydı. 1 Ekim 1973'de, Ali Sami Yen Stadı'nda düzenlenen ünvan maçında Avrupa şampiyonu Roger Zami'yi yenerek 63,5 kg'da bu unvanı ele geçirdi. Avrupa şampiyonluğunu İspanyol Tonik Kortiz'e kaptırdı (Haziran 1973). Yine İspanyol bir boksör olan Gomez Fouz'u yenerek ikinci kez Avrupa şampiyonu oldu (Ekim 1975). Avrupa profesyonel boks şampiyonluğu unvanını aynı yıl içinde yaptığı üç maçı da kazanarak korudu (1976). İstanbul'da düzenlenen bir jubile maçından sonra boksu bıraktı (11 Kasım 1976). (Kaynak: Vikipedi)

Daha sonra kızının küçük yaşta ölümünün ardından dine yönelen Kamacı, Refah Partisi'nden milletvekili adayı olmuş.

Ünal Küpeli'nin yönettiği, 'Benim Zaferim' adlı yerli Rocky tadında bir filmde de başrol oynamış!

Cemal Kamacı Spor Kompleksi:
Okmeydanı Cemal Kamacı Spor Kompleksi, 235 bin nüfuslu Beyoğlu ile, 260 bin nüfuslu Şişli ilçelerinin yanı sıra, İstanbul'un birçok ilçe ve semtine spor imkânı sunan Okmeydanı Cemal Kamacı Spor Kompleksi; uluslararası spor ekipmanı ve donanımı ile Türkiye ve Avrupa'nın sayılı spor tesislerinden biridir.
Aralık 1996 yılından itibaren işletmeye açılan spor kentinde, 11 ayrı daldaki spor imkânıyla günde ortalama 2200 kişiye hizmet verilmektedir.

Bir röportaj: http://www.msxlabs.org/forum/spor-tr/15275-cemal-kamaci-cemal-kamaci-kimdir-cemal-kamaci-hakkinda.html

Cumartesi, Ocak 08, 2011

Mart'ta İstanbul'da yapılacak olan WFC ertelendi...

Mart'ta İstanbul'da gerçekleştirileceği açıklanan WFC, Türkiye'nin ilk MMA eventi olacaktı. Ancak malesef yayıncı kuruluşla anlaşma sağlanamaması sebebiyle şimdilik bu event tarihi belli olmayan bir zamana ertelenmiş durumda.

Bu durumda Ertan Balaban'ın da maçı Nisan'da Sırbistan'da gerçekleştirilecek olan WFC eventine ertelenmiş oldu. Ertan, Sırbistan'da Sırp bir rakiple karşılaşacak! Daha şimdiden bizi bomba bir heycan sardı bile!

Cumartesi, Ocak 08, 2011

Obama vs. Jacob Volkmann

Geçen hafta Jacob Volkmann, UFC 125'teki Antonio McKee galibiyetinden sonra kendisine uzatılan mikrofona "Obama'yla dövüşmek istiyorum" demişti. Olay Jay Leno Show'a taşınmış.. Buyrun izleyelim...

http://www.youtube.com/watch?v=Bh1jbNcwVlA

Cuma, Ocak 07, 2011

2010'un en iyileri anketlerle oylarınıza sunuluyor

Kansporu'nda ilk defa sene sonu MMA ödülleri sizlerin oylarınızla belli oluyor. Hafta boyunca sağ taraftaki anketlerimizden 2010'un en iyileri için oylarınızı kullanabilirsiniz.

2010'un en iyi submission'ı ve en iyi sürpriz sonucu kategorilerinde Fedor vs. Werdum maçı şu ana kadar gelen yorumlardan görülüdüğü kadarıyla şüpheye yer bırakmadığı için onları oylamaya katmadım. Bir de 2010'un en bomba olayı olarak Anthony Pettis'in tekmesini..
Onun dışındaki kategoriler oylarınıza açık...

Cuma, Ocak 07, 2011

Kısa Kısa...

- Brandon Vera, Marcus Davis ve Antonio McKee, UFC'den çıkartıldı.
- Shinya Aoki, yılbaşı yenilgisinin ardından K1 taraftarlarından gelen yoğun sataşmalar sebebiyle twitter hesabını kapattı.
- Rampage ve James Toney arasındaki manasız ağız dalaşı tırmanıyor: http://www.youtube.com/watch?v=Iha1o5y3HM0
- Jose Aldo ilk UFC maçına Mart'ta çıkıyor
- 2011'in ilk Bloodstain Lane videosu: http://www.youtube.com/watch?v=bjLVzSBF8UE

Çarşamba, Ocak 05, 2011

UFC 126 dinamit gibi geliyor!

5 Şubat'ta!

Uzun süredir gördüğüm en heycanlı dövüş kartı!:
Anderson Silva vs. Vitor Belfort
Rich Franklin vs. Forrest Griffin
Jon Jones vs. Ryan Bader

İzle: UFC 126 fragman: http://www.youtube.com/watch?v=9TUFg_dof5M

Salı, Ocak 04, 2011

STRIKEFORCE AĞIRSİKLET TURNUVASI geliyor!

Yıllar sonra ilk defa Amerikan MMA'inde büyük bir turnuva geliyor! Turnuvanın ilk maçları Fedor vs. Bigfoot Silva ve Arlovski vs. Kharitanov 12 Şubatta başlıyor! Diğer iki çeyrek final ise - Werdum vs. Overeem ve Rogers vs. Barnett - 5 Mart'ta gerçekleşecek. Bu turnuvayı kazananın fiyakası büyük olacak, ve muhtemelen Dana White'ın hiç hoşuna gitmeyecek. Keşke UFC de bu turnuva formatına geri dönse arada bir...

İZLE: Resmi olmayan ilk Strikeforce Ağırsiklet Turnuva fragmanı:
http://www.youtube.com/watch?v=Oa5pGXyZ26Y

Salı, Ocak 04, 2011

2010 Kansporu MMA ödülleri için adaylarınızı bekliyoruz

Kansporu 2 yaşını doldururken artık otomatikman gelenekselleşmiş sayılabilecek Kansporu sene sonu ödüllerimize gelelim... Kategoriler aşağıda:
Adaylarınızı bekliyoruz... Bu yazının altına yorum olarak yazabilir ya da canevrenol@hotmail.com adresine email olarak da atabilirsiniz.

Ben kendi aklıma gelenleri not ettim

2010'un en iyi maçı
Brock Lesnar vs. Shane Carwin (UFC 116)
Anderson Silva vs. Chael Sonnen (UFC 117)
Lawler vs. Manhoef (Strikeforce Miami)

201o'un en sürpriz sonucu
King Mo vs. Mousasi (Strikeforce Nashville)

2010'un en ezici galibiyeti
Overeem vs. Duffee (Dynamite!! 2010)
Overeem vs. Bret Rogers (Strikeforce Hevay Artillery)
BJ Penn vs. Matt Hughes (UFC 123)

2010'un en iyi submission'ı
Fabricio Werdum vs. Fedor Emelianenko, (Strikeforce: Fedor vs. Werdum)
Anderson Silva vs. Chael Sonnen, (UFC 117)

2010'un en iyi yumruk nakavtı
Hector Lombard vs. Jay Silva (Bellator 18)
Mike Russow vs. Todd Duffee, (UFC 114)
Mauricio Shogun Rua vs. Lyoto Machida (UFC 113)
Lawler vs. Manhoef (Strikeforce Miami)
Paul Daley vs. Scott Smith (Strikeforce St. Louis)
BJ Penn vs. Matt Hughes (UFC 123)

2010'un en iyi tekme nakavtı
Tom Watson vs. Travis Galbraith (MFC 24)
Maximo Blanco vs. Chang Hyun Kim (Sengoku 12)
Anthony Pettis vs. Danny Castillo (WEC 47)
George Roop vs. The Korean Zombie (WEC 51)
Cole Escovedo vs. Yoshiro Maeda (DREAM 13)

2010'un en iyi çıkış yapan dövüşçüsü
George Sotiropoulos
Frankie Edgar
Jon Jones

2010'un en iyi dövüşçüsü
Jose Aldo, Frankie Edgar, Spider Silva, Overeem, Pettis

2010'un en büyük fiyaskosu
Strikeforce Nashville'de canlı yayında kafeste kavga çıkması
Anderson Silva'nın UFC 112 Abu Dhabi'deki performansı
James Toney!
Koscheck vs. GSP masalı

2010'un en bomba olayı
Anthony Pettis'in Ben Henderson'a 5. raundda attığı ninja tekmesi

Pazartesi, Ocak 03, 2011

UFC 125: Frankie Edgar, UFC tarihinin en unutulmaz destanlarından birini yazdı! Brian Stann, Hyung Kim ve Clay Guida çıkışlarını sürdürdüler

Frankie Edgar vs. Gray Maynard maçı, ilk raundun ortalarında hakem tarafından sona erdirilse, sanmıyorum ki kimse bu karara itiraz edebilirdi. Edgar ayağa kalkıp kalkıp tekrar düştükçe, aklıma GSP'nin ilk maçta Matt Sera'ya yenilirken verdiği mücadele geldi... Raundun bitmesine tam 1 dakika kala, Frankie Edgar'ın bırakın maçı, ilk raundu bitirmesi bile büyük bir olay olur diye düşünüyorum. Raund arasında Edgar'ın koçu Edgar'a ''biz bunları daha önce yaşadık, hadi..'' diye başlayan birşeyler söylüyordu. İkinci raund başladığında Edgar'ın rahat tavırlarına inanamıyordum. Resmen maça ortak olmaya başlıyor gibiydi. Maynard'ı kaldırıp yere vurduğunda ise tarihe şahitlik ettiğimizi anladım... Öyle bir maç ki, pek söylenecek bir şey yok... Rakibi böylesine insanüstü bir performans göstermesine rağmen moralini bozmayan ve oyun disiplininden kopmayan Maynard'ı da ayrıca alkışlamak lazım. Jüriden çıkan beraberlik kararına isyan etmedim. Hep söyledim, MMA'deki bir çok maçın hakkı beraberlik oluyor zaten. Sonunda ister istemez bir dövüşçünün hakkı yeniyor. Böylesi daha iyi. Ama bugüne kadar beraberlikle bitmeyen onca maç varken buna beraberlik verilmesi bir garip oldu tabi. MMA'de bazı şeylerin daha yerine oturması için daha var... Ben hep şu K1'deki ekstra raund kuralı gelsin istiyorum...

Sadece son maç değil, UFC 125'teki bütün maçlar bomba gibiydi! Eski komando Brian Stann'ın UFC'nin yeni kahramanlarından olacağı kesin. Stann, Leben'i kariyerinde 2. defa nakavt eden adam oldu. Thiago Silva, Brandon Vera'nın burnunu kırarak geri döndüğünü ispatladı. Şanssız Vera için 2 maçta ikinci ameliyat demek olacak bu. PRIDE müziğiyle çıkan Kore'li Don Hyung Kim, Diaz'ı mağlup etti etmesine ama bir 4. raund olsa acaba ne olurdu bilemiyorum. Gomi'yi bitiren Clay Guida, kariyerine muhteşem bir galibiyet daha ekledi! Takanori Gomi'yi çok severim ama Guida'yı daha çok seviyorum galba. Brad Tavares'e yenilen eski toprak Phil Baroni ise artık UFC'de yolun sonuna geldi gibi...

Pazartesi, Ocak 03, 2011

THE REEM ezip geçmeye devam ediyor!

Alistair Overeem denen varlık, karşısına çıkan insanları yoketmeye devam ediyor... Yılbaşı gecesi Dynamite!! 2010'da Overeem, rakibi Todd Duffee'yi 19 saniyede nakavt etti. Böylelikle Overeem hem K1, hem Strikeforce, hem de DREAM ağırsiklet şampiyonluk kemerlerini toplayarak inanılması güç bir başarıya imza attı!Tabi yine Overeem'in UFC'deki ağırsikletlere kıyasla ne kadar geçerli olduğu konusu yakamızı bırakmıyor. Abartılıyor mu? Yoksa UFC dışında harcanıyor mu? Rakipleri çok mu zayıf?

Şimdi Duffee'nin en üst seviye bir MMA'ci olmadığı kesin. Ama bana kalırsa, kesinlikle Bobby Lashley'den daha geçerli bir isim. Yılbaşı gecesi Alistair Overeem'e rakip olarak önce Lashley düşünülüyordu.

Mayıs ayında Seattle'da oturan kardeşim ziyarete gittiğimde, havaalanında birkaç spor dergisinin kapağında yeni yükselen yıldız olarak Todd Duffee'yi gördüğümü hatırlıyorum. Duffee, her ne kadar şanssız bir yumruğun hedefi olup son maçında nakavt olmuş, ve acayip sebeplerden dolayı UFC'den çıkarılmış olsa da Mike Russow'a yenilene kadar dikkatleri çeken ve müthiş bir çıkış içerisinde olan bir isimdi. Şimdi Overeem'in bu adamı 19 saniyede ezip geçmesinin kayda değer bir başarı olduğuna inanıyorum. Hem de K1 World GP'den 3 hafta sonra!!

Pazartesi, Ocak 03, 2011

2010 biterken, Japon MMA yıldızları da bitti gitti...

2010'un son ve 2011'in ilk MMA eventleri olan Dynamite!! 2010 ve UFC 125'i geride bırakırken, son kalan Japon MMA yıldızlarının hazin çöküşüne bir kez daha tanıklık ettik. Daha 2-3 sene önce rakiplerine korku salmakta olan Minowaman, Sakuraba, Shinya Aoki, Hayato Sakurai ve Takanori Gomi, rakipleri karşısında perişan oldular. Zaromskis'in, yumruklarıyla Sakuraba'nın kulağının koparması bomba bi olaydı. Shinya Aoki'nin, kadın kıyafetleriyle gezen bir K1'ci tarafından nakavt edilmesine kahkahalarla güldüm! (Fotoğraftaki Nagashima her maçına japon anime kızları kıyafetleriyle çıkıyor) Gelmiş geçmiş en sevdiğim dövüşçülerden ikisi olan Minowaman ve Hayato Sakurai'nin emeklilik zamanları gelmiş gibi gözüküyor. UFC cephesinde ise Takanori Gomi'nin, Clay Guida'nın performansı karşısında yapacak pek de birşeyi yoktu...

Japon MMA'inin tek temsilcisi, Japon olmasa da Alistair Overeem kaldı sanki...

Pazartesi, Ocak 03, 2011

ufcturk.net üyelik sistemine geçti

ufcturk.net, 2011 itibari ile üyelik sistemine geçirmiş bulunuyor. Mustafa, UFC tarafından sitenin tekrar kapatılmaması için bu yola başvurmuş. Site, davetiye kodu üzerine davetiyeleri kabul ediyor. Davetiye kodunuzu
http://tr-tr.facebook.com/people/Mustafa-Kula/100001586424686 veya
Mustafakula25@yahoo.com adresine mail atarak isteyebilirsiniz.

UFC 125, sitede hem ayrı ayrı maçlar halinde, hem de full olarak HD kalitede mevcut.