Pazartesi, Kasım 14, 2011

UFC on FOX: Cain vs. JDS'nin yarattığı hayalkırıklığı

(Kansporu için yazan Alkan Gültekin)

Uzun zamandır beklediğim maç 64 saniye sürdü ve benim için büyük bir hayal kırıklığıydı.

Cain kötü bir gameplan ile çıktı ve bu daha ilk dakikadan belli oldu. Doğrudan bir TD denemesiyle başlayacağını ve JDS'i yere devirene kadar baskı yapacağını düşünmüştüm ama o kendisini ayakta test etmeyi ve belki de herkese birşeyler kanıtlamayı tercih etti. Ancak gardını yeteri kadar yüksek tutmayarak adeta TKO davetiyesi çıkardı. JDS, Roy Nelson ve Carwin'e birer araba dolusu dayak atmıştı ama bunlar karşısında dahi bu kadar net knockdown vuruşu yapamamıştı, zira bu ikisi de JDS karşısında yüksek gardla durmayı tercih ettiler, yine de JDS üzerlerinden geçmişti. Cain ise fazlasıyla açık ve gardı aşağıda dövüştü ve bu JDS karşısında yapılabilecek en büyük hatadır. Cain bu kadar büyük bir hata yaptığını ancak TKO'dan sonra kendine gelince farketmiştir.

Açıkçası en az 3 round sürecek ve sonunda Cain'in kazandığı bir dövüş olacağını düşünmüştüm ama 64 saniye süren bu maçla birlikte koskoca bir event bence boşa gitti. FOX da hayalkırıklığına uğramıştır bariz bir şekilde, çünkü bir saatlik yayın neredeyse sadece Dana White ve Lesnar'ın katıldığı ve geceyi yorumladıkları maç öncesi programdan ibaret oldu. Ve Tabii ki Dana White belki de gecenin yarattığı hayalkırıklığı ile danalığını bir kez daha kanıtlayarak gece sonundaki basın toplantısında saçmaladı. Ama Dana White bu, zaten kendisini nefret edilen biri haline getiren de bu küçük dağları ben yarattım tavırları. Tamam, kabul ediyoruz, UFC'nin bu kadar büyük bir organizasyon ve MMA'in bu kadar büyük bir sektör haline gelmesinde payı var, ama asıl aktörler dövüşçülerdir ve bundan dolayı Dana'nın biraz daha alçakgönüllü olması gerekir.

Maç hakkında konuşulacak pek fazla birşey yok. Bana kalırsa iki dövüşçü de kendisini test edemedi. Cain güreş yeteneğini sergileyemedi ve bir kez daha JDS'in boksundan başka bir yeteneğini göremedik. JDS'in BJJ'si hala bir soru işareti ve hala test edilemedi. Bunu Carwin ve Roy Nelson da test edemedi, Overeem veya Lesnar da test edemeyecektir. Zira yapabilecek tek kişi de Cain'di ve fakat Cain çok büyük bir şansı elinden kaçırdı.Herşeyden ötesi kemer gitti ve birkaç maç daha geri gelmeyecek. JDS bu kemeri uzun süre koruyabilir, çünkü kendisiyle baş edebilecek başka bir dövüşçü yok gibi gözüküyor. Overeem seçeneği var, fakat ayak dövüşünde JDS rakipsiz ve Overeem dövüşü yere indirebilecek bir dövüşçü değil. Kickboks altyapısıyla JDS'e zor anlar yaşatabilir ama bundan daha fazlası lazım JDS'i yenebilmek için. Çünkü adamda tek yumruk KO gücü değil, resmen yarım yumruk KO gücü var ve Overeem granit çeneye sahip değil.

Burada şöyle eşleşmeler olabilir. Overeem vs. Lesnar galibi JDS ile kemer maçına çıkar. Kaybedeni ise Cain ile eşleşir. Overeem kazanır ve burada Lesnar'ın çok istediği Cain ile rövanş eşleşmesi olacaktır. Yani JDS vs. Overeem ve Cain vs. Lesnar maçları çıkar. Roy son Cro Cop galibiyetinden sonra Carwin ile eşleşebilir veya Mir'i Carwin ile eşleyebilirler. Cain vs. Lesnar galibi ile Nelson/Mir vs. Carwin galibi (ki buradan bence Carwin çıkar) dövüşür ve kazanan kemer maçına çıkabilir. Yani Cain'in iki maç kazanarak tekrar kemer maçı hakkı kazanması mümkün. Burada Carwin de bir nevi gatekeeper* konumuna gelmiş oluyor.

Şimdi bütün umutlar UFC 139'a kaymış durumda. Müthiş bir kart bizi bekliyor. Shogun, Jon Jones maçında uğradığı bozgun ve yediği dayağı Forrest Griffin'i ilk roundda yenerek ve UFC'deki ilk maçında kendisinden aldığı mağlubiyetin rövanşını da alarak biraz olsun unutturdu ve fakat asıl kendisini test edeceği maç Henderson maçı olacak. Henderson çok formda ve Strikeforce LHW şampiyonu olarak geliyor. Cung Le maçı da Wanderlei'nin UFC'deki son şansı olabilir, zira "Wand" çok fazla TKO mağlubiyeti aldı ve çenesi iyice zayıfladı. Bana göre Leben'dan aldığı TKO bardağı taşıran son damla olmalıydı ama O'nun gibi bir efsane için bu fazlasıyla acımasızca olurdu. Bana göre gecenin en fazla heyecan verici maçı Urijah Faber ile Brian Bowles arasındaki bir nevi WEC şampiyonlarının kapışması olacak. Brian Bowles, Miguel Torres'ten BW kemerini almış ve hemen ardından kariyerindeki tek mağlubiyeti aldığı Dominick Cruz'a kaybetmişti. UFC'deki durumu 2-0. Urijah ise son olarak ezeli rakibi Dominick Cruz'la kemer için karşılaştı ve açık ara kaybetti. Uzun süre WEC şampiyonuydu ancak kemeri Matt Brown'a kaybettikten sonra bir daha alamadı. Son çıktığı 4 kemer maçını da kaybederek (3 kere WEC'te, bir kez de UFC'de) bu alanda bir rekora da imza atmış gibi gözüküyor. Bu maç gecenin maçı olmaya adaydır, benden söylemesi. Kampmann vs. Rick Story eşleşmesi de heyecan verici, zira Kampmann favori dövüşçülerimdendir ve hiçbir maçı durağan geçmez. Story'de en son Thiago Alves'i yenerek heyecan verici bir dövüşçü olduğunu kanıtladı. Expect some fireworks! Bunlarla birlikte Stephen Bonnar, Ryan Bader ve yukarıda adı geçen Miguel Torres'in de olduğu bir dövüş gecesi senenin en iyisi olmaya aday.

*gatekeeper: UFC gibi dövüş organizasyonlarında ilk maçına çıkan adamların karşılaştığı veya bir dövüşçünün title shot kazanmak için dövüştüğü, nispeten daha tecrübeli ancak şampiyonluğa oynayacak kadar yetenekli olmayan veya kariyerlerinin bir yerinde şampiyonluk maçlarını kaybetmiş dövüşçüler. UFC'deki son dönemde bazı gatekeeper'lar: Kampmann (vs. Shields), Leonard Garcia (vs. Nam Phan), Frank Mir (vs. Lesnar), Chris Lytle, Stephan Bonnar. Frank Mir dışındakiler slugfest'e eğilimli olup pek gameplan yanlısı adamlar değildirler, ancak dövüşleri her zaman heyecanlı ve eğlenceli olmaya adaydır (ilk aklıma gelenler: Kampmann vs. Sanchez, Garcia vs. Chan Sung Jung, Chris Lytle vs. Matt Serra / Kos, Stephan Bonnar vs. Jon Jones).

Clay Guida vs. Ben Henderson
Tam da beklediğim gibi muhteşem bir maç oldu ve Benson "Smooth" Henderson kazandı. WEC'deki favorilerimdendir kendisi, nedenini dün bir kez daha gördüm. Pettis'e WEC LW kemerini kaybettiği ve o müthiş ninja tekmesi yediği maçta dahi çok iyi dövüşmüştür ve gerçekten çok yakın bir maçtı. O maç Pettis'in de hayatında çıkardığı ve çıkaracağı en iyi performansa sahne olmuştur. Belki de maçın kaderini o tekme belirledi ve o tekme isabet etmeseydi Henderson maçı kazanacak, WEC'teki son maçında kemerini kaybetmeyecekti.

Müthiş bir maçtı ve FOX'takiler bu maçı canlı yayınlamadıklarına bayağı pişman olmuşlardır. Doğrusunu söylemek gerekirse uzun zamandır seyrettiğim an iyi "MMA" dövüşüydü. Sadece yumrukların konuştuğu bir "slugfest" değildi ama ne ararsanız vardı: TD, TD savunması, submission, submission savunması, clinch, clinch savunması, dizler, Henderson'ın alçak ve yüksek tekmeleri, hatta Henderson'dan bir yerde axe kick geldi ama kılpayı isabet etmedi, superman punch, Guida'nın isabet eden spinning back fist'i ve Henderson'ın eğilerek kurtulduğu high kick sonrasında tekmeyi yakalayarak Guida'yı yere devirmesi. Ancak gecenin iki spektaküler sahnesi Can'ın yazısında bahsettiği ilk rounddaki Henderson'ın bacaklarını 180 derece açarak uyguladığı TD savunması ve maçın son 1 dakikasına girilirken iki dövüşçünün birbirlerine doğru zıplayıp çarpışmaları ve yere düşmeleriydi. Burada Guida Henderson'ı maçta ilk defa yakalayıp giyotin boğma denedi ancak Henderson boğmanın aksi yönünde yuvarlanarak submission'ı savunmayı başardı. Kısacası bu maçta kafeste görmek istediğim tüm hareketler mevcuttu. Hak ederek ve bence kati şekilde kazanan daha teknik dövüşen ve her hareketi kuralına göre ve mükemmel uygulayan Henderson oldu.

Daha ilk roundun ilk dakikasında Benson Henderson yumruklarıyla ve belki biraz da Guida'nın kaymasından ötürü iki kez Guida'yı dizlerinin üzerine devirdi. Ve bundan sonra maç asla tempo kaybetmedi. Zaten Guida'nın olduğu bir dövüşün temposuz ve sıkıcı geçmesi mümkün değil. Adam Energizer tavşanı gibi, bir saniye durmuyor.

Maçın gidişatında en çok dikkati çeken Henderson'un tekniği ve uyguladığı hareketlerin tamamen kitabına uygun olmasıydı. Her hareketi otomatik gibiydi ve kendine güveni o kadar yüksek ki yer yer Guida'yla oynadı resmen. Özellikle TD savunması ve clinch'teki üstünlüğü ile dikkati çekti, ayrıca submission denemeleri de çok etkiliydi. Guida "asla pes etme" yapısı ile bütün maç ayakta kalabildi ama son dakikalardaki giyotin boğma dışında maçı kazanmaya yaklaşamadı ve Henderson'a zarar veremedi. Buna karşılık Henderson'ın net submission denemeleri, TD savunmaları, TD'leri, diz ve yumruk darbeleri var.

Henderson MMA'de şu anda çok iyi bir konuma sahip. Kariyerinde yendiği adamlar az buz adamlar değil. Donald Cerrone'yi (bu adam tam bir stand-up canavarı ve çok iyi bir kickboks ve MT dövüşçüsüdür, izlemeye devam edin) iki kere, Shane Roller (donanımlı bir güreşçi ve WEC'in üst düzey LW'lerindendir), Jim Miller (ki çok çok çok donanımlı bir güreşçi ve belki de Edgar ve Maynard seviyesindedir, 7 maçlık galibiyet serisini Henderson bitirmiştir), Mark Bocek (ki submission üstadı bir BJJ'cidir, UFC'nin en tecrübeli adamlarındandır) ve son olarak Clay Guida (ki herkesin bildiği üzerine heart ve cardio'da bu adamdan iyisini bulmak zordur) ve hepsini de kati bir şekilde, açık açık, tartışmaya kesinlikle yer bırakmayacak şekilde yenmiştir. UFC'de 3-0 oldu ve üç maçını da tartışmasız şekilde üstün olarak kazandı.

Henderson, çok yönlülüğün kafesteki tanımıdır ve yeni model UFC dövüşçüsüne en iyi örneklerden biridir. 2 kere All-American olmak her babayiğidin harcı değildir. Bunun yanına kahverengi kuşak BBJ'i koymuşsanız, bir de tekvando siyah kuşağınız varsa, şampiyon olabilecek ve kalabilecek donanıma sahipsiniz demektir. Henderson bu şansa da sahip oldu ve aldığı bu galibiyet ile LW kemer maçına çıkma hakkı kazandı. Frankie Edgar ile Şubat 2012'de Japonya'da yapılacak organizasyonda karşılaşacak.


Bence Henderson komple bir dövüşçüdür ama şampiyon olmayı sonuna kadar hak etmesine rağmen Edgar'a karşı şansı yoktur. Zira Henderson'ın tek eksiği KO gücü ve Edgar'ı KO edemiyorsanız yenmeniz imkansıza yakındır. Edgar'ın da KO edilemediğini de her iki Maynard maçlarında gördük ki her iki maçta da yerlerde sürünürken maçı çevirmeyi başarmıştır. Ancak çok iyi bir maç olmaya şimdiden adaydır. Eğer bu karşılaşmaya kadar striking'ini Edgar seviyesine kadar olmasa da o seviyeye yakın bir hale getirebilirse şansını artırmış olur. Aksi halde Edgar çok üstün bir şekilde kazanır. Her ne olursa olsun o mücadele sonunda Edgar’ın kemeri kaybedeceğini sanmıyorum.

6 yorum:

A.Özdemir dedi ki...

Cain'in geceyle ilgili yaptığı açıklamada bütün hayranlarından özür diledi. Mağlubiyetin tamamen kendi hatası olduğunu ve oyun planına sadık kalmayarak büyük bir hata yaptığını söyledi. Ayrıca aslında çok baskılı oynaması gerektiğini ancak bunu yapamadığı için knock out olduğunu söyledi.

koko34 dedi ki...

dovus sporlarıyla ılgılenenler bılır ılk yumruklar cok tehlıkelıdır bbu mactada bunun ornegını gordukç.

Cem "UFC" KARASU dedi ki...

cain bnce çok ağır kaldı zaten sakattı yaklasık 1 senedr maç yapmıyodu antremansız idmansız kaldı o yzdnde bian da boşlukta buldu kendini bence yoksa yenilse bile bu kadar kolay düşeceğini hiç tahmin etmiyodum

frankello dedi ki...

jds'de sakatmiş diyolar.dizinde menisküs yırtığı varmış.ağrı kesicilerle çıkmış maça.cain'in ve jds'un sakat oluşu.eger bu karsılasma foxta olmasa iptal edilebilirdi düşüncesini akla getirmiyor degil.

Alkan Gültekin dedi ki...

Ben bu mağlubiyetine rağmen Cain'i HW'de tek geçerim.Çok yönlü dövüşçüleri her zaman daha fazla desteklerim. Eskisinden daha güçlü dönecek ve bir gün kemeri tekrar alacaktır. O güne kadar JDS işi götürür. JDS'i Cain'den başka yenecek adam göremiyorum.

Cain'de ring rust vardı elbet, ama sakatlığını atlaştmıştı ve %100 değil ama 70-80 ile çıktı. JDS de maçtan 2 hafta önce menisküsünü yırtmış, ben de okudum. Ama onun gameplan'inde yer dövüşü olmadığı için bu sakatlık onu fazla etkilememiş. Sonuçta iki dövüşçü de %100'ünde değildi ama yine de Cain doğru taktiği uygulayabilseydi bu kadar çabuk bitmezdi maç.

frankello dedi ki...

jds'un overeeme yenilecegini ve cain'in bundan sonra en fazla title matche çıkabilecegini iddaa ediyorum ve 100 lira dan aciyorum bahsi.

Yorum Gönder